29 Nisan 2014 Salı

Kuğu Pasta

Büyük kızım biraz rahatsız, üşütmüş, boğazı ağrıyor. Küçükken olduğu gibi hemen yüzü küçüldü, dansa gidemediği için morali bozuldu:((
Ben de onu mutlu etmek için, çocukken birlikte yaptığımız Kuğu Pastayı yaptım. Hastayken karbonhidrat içerikli besinlerden çok vitaminli sebze çorbaları, meyve suları ve bitki çayları tüketimine dikkat ederiz ama bugün bir ayrıcalık olsun dedim ve iki kızım için sürpriz yaptım. Blogda paylaşıyorum.

                                         Beyaz ve siyah Kuğular:))

Kuğu pastayı Şu hamuruyla yaptım, arasında pastacı kreması, üzerinde pudra şekeri ve kakao var. Bu pastayı çocuğunuzla yapın çok eğleniyorlar, yaratıcılıkları artıyor, hemde birlikte kaliteli vakit geçirmiş oluyorsunuz:))



KUĞU PASTA

İçindekiler:  12 adet kuğu
Şu Hamuru:
3 yumurta
1 su bardağı su
1 yemek kaşığı tereyağı
2 çay kaşığı toz şeker
1 tutam tuz
4 dolu kaşık un ( elenmiş)

Kreması:
1,5 su bardağı süt
3 kaşık un
3 kaşık şeker
1 yumurta sarısı
1 çay kaşığı vanilya

Yapılışı: gülümseyin:)
1. Küçük derin bir tencereye bir bardak su, bir yemek kaşığı tereyağı, iki çay kaşığı toz şeker ve bir tutam tuz koyup kaynatın.
2. İçine dört dolu kaşık elenmiş unu boşaltın ve ateşi kısıp karıştırarak 4-5 dakika pişirin.
3. Tencereyi ateşten alıp içine yumurtaları tek tek yedirerek katın. El blenderi ile iyice çırpın.
4. Macun kıvamında pürüzsüz bir hamur elde edin. 


5. Hamuru sıkma torbasına doldurun.
6. Fırın tepsisine yağlı kağıt serin.
7. Sıkma torbasıyla hamuru kuğu şekli verecek parçalar halinde sıkın.
8. Önceden üç dakika ısıtılmış 175 derecelik fırında yaklaşık 23-25 dakika üzeri kuruyup hafif pembeleşinceye kadar pişirin. Şu hamurunu üzeri iyice kurumadan alırsanız fırından çıkarınca söner. Buna dikkat edin.
9. Fırından çıkarıp soğumaya bırakın.
10.Derin, küçük bir tencereye süt, un, şeker ve yumurta sarısını karıştırıp orta ateşte sürekli karıştırarak koyu bir krema hazırlayın.
11. Kremayı ateşten alıp vanilya ekleyin. Vanilyayı iyice yedirin.
12. Krema soğuyunca kuğuların kanatları arasına birer kaşık koyun.
13. Beyaz kuğular için pudra şekeri, siyah kuğular için kakao serpin. Bir iki saat buzdolabında soğutup servis yapın. AFİYET OLSUN.





28 Nisan 2014 Pazartesi

Musakka


Bugün Musakka yaptım ve sizler için hemen her aşamanın resmini çekmeye çalıştım. 
Patlıcanlı et yemeklerini büyük bir çoğunluk seviyor. Bu tür yemekleri genellikle yoğurt veya cacık  tamamlıyor. Patlıcan alerjik bir sebze olduğu için yanında yoğurt yemek doğru olur. Bu alışkanlık bizim geleneklerimizde var zaten. Bir de patlıcanın yanında karpuz yemenin de doğru olduğunu duymuştum. 
Patlıcan kızartmasıyla yapılan yemekleri ben, ağır ve yağlı olmaması için kızartma yerine ya az yağda ağzını kapatarak yumuşatıyorum. Ya da ızgarada közleyerek yapıyorum. ( Özellikle karnıyarık yaparken) Siz de deneyin, damak tadınıza hangisi uygunsa seçiminizi yapın.
 Sağlıklı olması açısından kızartmadan yapmamızda yarar var. Kızartma çok yağlı ve ağır oluyor ayrıca yağın çok yüksek ısınması ve yanması kanserojen madde oluşturuyor.  Beslenmemize dikkat edelim, olabildiğince sağlıklı beslenmeye çalışalım:))

Ben çoğunlukla soya kıyması ile yapıyordum, tabii emin olduğum markaların ürününü alıyordum. Bir süredir ara verdim, araştırma içindeyim... Soya çok değerli bir besin, içindeki  fitokimyasallar- izoflavon, demir, çinko, kalsiyum ve B vitamini gruplarının insan sağlığına çok yararlı etkileri var. Aynı zamanda yüksek değerli bir bitkisel protein.  Kalp ve kemik sağlığını koruyor. İçindeki doğal östrojen menopozdaki kadınları rahatlatıyor. Yani saymakla bitmiyor, ancak şimdi biliyorsunuz her şeyin genetiği ile oynanandı,  bu durumda da zararı yararından çok oluyor. Bazı durumlarda temkinli davranmakta yarar var. İnternette doğal diye satılan ürünler var, tabii bilemiyorum ne kadar güvenilir. Açıkçası bu konuda yardıma ihtiyacım var. Siz doğal tohumlarla üretilmiş soya ürünleri biliyorsanız ve bu konuda bana bilgi verirseniz sevinirim:))

MUSAKKA
İçindekiler: 
250 gram yağsız dana kıyma
2 adet bostan patlıcanı
1 adet küçük doğranmış domates 
2 adet küçük doğranmış tatlı sivri biber
1 adet küçük doğranmış kuru soğan
2 diş ezilmiş sarımsak
1 yemek kaşığı domates salçası
3 yemek kaşığı zeytinyağı
Tuz
Karabiber, pul biber, kekik



Yapılışı: gülümseyin:)
1. Patlıcanları aralıklı, (çizgili) soyun ve yarım parmak kalınlığında yuvarlak doğrayın ve tuzlu suda 10 dakika bekletin.
2. Bu arada üzerinin kıymalı harcını hazırlayın. Bir tavaya 1 kaşık zeytinyağı koyup orta ateşte tavayı ısıtın.
3. Isınmış yağa doğranmış soğanları ilave edip biraz tuz atarak soğanları yumuşatın.
4. Kıymayı ilave edip karıştırarak etin rengi dönünceye kadar pişirin.
5. Sarımsak ve biberleri ekleyin.
6. Doğranmış domatesleri ekleyip sotelemeye devam edin.
7. En son salçayı koyup tüm malzemeyle karıştırıp ateşi kapatın.
8. Bir buçuk çay kaşığı tuz, biraz karabiber ve pul biber (damak tadınıza göre)koyup karıştırın. 



9. Patlıcanları sudan çıkarın, parçalamadan hafif sıkarak suyunu süzün.
10. Bir tavaya iki yemek kaşığı zeytinyağı koyup tavayı ısıtın.
11. Doğranmış patlıcanları koyup ağzını kapatarak, kısık ateşte yakmadan patlıcanları biraz yumuşatın. Burada amaç patlıcanları kızartmadan yumuşatmak.
12. Patlıcanların her iki tarafını pişirin.






13. Patlıcan çok yağ çeken bir sebzedir. Tavaya çok az su koyarak patlıcanların yanmadan pişmesine yardımcı olabilirsiniz.
14. Patlıcanları fırın kabına yerleştirin.
15. Üzerine hazırlamış olduğunuz kıymalı harcı eşit olarak, patlıcanları kapatacak şekilde yerleştirin.
16. Kıymalı harç tavasına bir buçuk bardak sıcak su ve biraz tuz koyup çalkalayın ve kıymanın üzerine  yavaş bir şekilde bu yağlı suyu dökün.




17. En son domates ve biber dilimleriyle süsleyin.
18. Önceden beş - altı dakika ısıttığınız 220 derecelik fırında yaklaşık 30 dakika pişirin.
19. Fırından çıkarıp üzerine biraz kekik serpebilirsiniz.
20. Maydanozla süsleyip sıcak servis yapın.
AFİYET OLSUN.








Vejetaryen beslenenler bu tarifi soya kıyması ile yapabilirler. İyi soya fasulyesi bulunca tabii...









                                     


   
                                                                                                                                

22 Nisan 2014 Salı

Dünya mutfaklarından


 İSPANYA

Bugün Paella yaptım...
Ara sıra dünya mutfaklarından yemeklere yer vermek istiyorum. Sadece evimde denediğim ve beğendiğimiz yemeklerden bahsedeceğim. Bugün İspanya mutfağından Paella yaptım. 
Kızımla İspanya seyahatimizde İspanya'nın meşhur '' Tapas'' (meze türü yiyecekler) ları yanında Paella'yı çok sevmiştik. Huelva, Sevilla ve Malaga'da öğlen yemeği olarak yediğimiz bu yemek bizi bayağı doyurmuştu. Paella'yı İspanyollar genelde öğlen saatlerinde yiyorlar, akşamları genellikle ''Tapas''(tapa'nın çoğulu), şarküteri ve zeytin yiyorlar. Zeytinleri müthiş, çok lezzetli, bizde bol bol yedik. 
Paella'yı İspanyollar çoğunlukla deniz ürünleri ile yapıyorlar. Biz vejetaryen türünüde yedik. Paella içinde çeşitli et (tavuk, kırmızı et, deniz ürünleri...) ve sebze olan bir pilav. Bu pilav oldukça nemli, hafif sulu oluyor, yani tane tane bizim pilavlar gibi değil. Bir de her pirinçten olmuyor, baldo pirinç iyi sonuç veriyor. 
Paellayı özel iki kulplu tavalarda yapıp aynı kapla masaya getiriyorlar. Bizim eski kulplu sahanlarımıza benziyor. Ben de iki kulplu bir tavada yaptım. Ama tabii İspanyollarınki gibi değil. Küçük pilav tenceresinde de yapılabilir.
Paella yelpazesi çok geniş, her malzemeden yapılıyor. Bugün ben vejetaryen paella yaptım ve severek yedik, biz bu tadı seviyoruz...  Siz de deneyin ve kararı öyle verin isterseniz:))




PAELLA
İçindekiler:
3 yemek kaşığı zeytinyağı
1 bardak baldo pirinç
1 adet yarım daire şeklinde doğranmış kuru soğan veya 4 uzun doğranmış taze soğan
10 adet iri kıyılmış mantar
1 adet  uzun şerit halinde (jülyen) doğranmış patlıcan
1 adet uzun şerit halinde doğranmış kabak
1 adet uzun şerit halinde doğranmış havuç
1 adet uzun şerit halinde doğranmış kırmızı biber
1 adet uzun şerit halinde doğranmış yeşil biber
1 avuç iç bezelye
6-7 parça brokoli
1 tatlı kaşığı köri ( safranda konuyor, ben köri ile yaptım, biz bu tadı seviyoruz.)
1/2 çay kaşığı karabiber
Tuz


Yapılışı: gülümseyin:)

1. Pirinci yıkayıp ılık su ve yarım çay kaşığı tuzla 20 dakika ıslatın.
2. Paella yapacağınız tencereye yağı koyup ısıtın, soğan ve havucu ekleyip orta ateşte bir kaç dakika soteleyin. (Ben yeşil soğanlı yaptım)
3. Ardından biberleri ekleyin. Karıştırmaya devam edin.
4. Kabak ve patlıcanı ekleyin.
5. Bezelyeleri ilave edin ve bir kaç kez karıştırın. Eğer konserve bezelye kullanacaksanız en son, pirinçten hemen önce ekleyin.


6. Ateşi biraz yükseltip mantarları ekleyip karıştırın.
7. Brokolileri parçalara ayırıp ilave edin.
8. Pirinci süzün.
9. Pirinç, tuz, karabiber ve köriyi koyup iki üç kez sebzeleri ezmeden karıştırın.
10. Malzemelerin üzerine gelinceye kadar yaklaşık bir bardak sıcak su ekleyin.
11. Yüksek ateşte bir taşım ( bir kez) kaynatıp  ateşi iyice kısın ve suyunu çekinceye kadar pişirin.



Ateşi kapatıp 10 dakika dinlenmeye bırakın. 
Kıvamı çok önemli, pirinç çok pişmesin, dediğim gibi biraz sulu, hafif nemli diyelim...
Yanında istediğiniz bir salata ile servis yapabilirsiniz. 
Oldukça besleyici bir karışım. Esmer pirinçle yaparsanız, kompleks karbonhidrat tüketerek sağlıklı bir seçim yapmış olursunuz.
Paella'ya istediğiniz malzemeyle yapabilirsiniz.
Tavuk, biftek parçaları, balık, karides, midye, kalamar veya dilediğiniz sebzelerle...




Paella''yı tek kişilik kaplarda pişirmek daha doğru aslında ama pratikte bunu yapmak kolay olmuyor. Evde bir tavada pişirip servis yapmak daha kolay:)) 
AFİYET OLSUN.










İTALYA
İtalyan yemeklerini hepimiz seviyoruz, özellikle pizza, makarna ve tatlılarını. Mutfaklarımıza 
bu yemekler iyice girdi, herkes yapıyor.  Ben de önce İtalyan Mutfağından  Ravioli yi yazmak istedim.




Ravioli, İtalyan mantısı. Çok lezzetli yapımı kolay ve oldukça besleyici bir yemek. Yanında güzel bir salata ile nefis oluyor. Mantı açar gibi aynen. Bu gözünüzü korkutmasın. Büyük çapta açamıyorsanız, hiç riske girmeyin, hamurdan küçük parçalar koparıp, orta boy tabak büyüklüğünde küçük yufkalar açıp yapın. Bir-iki hamur değil, bir kaç küçük hamur açın. Hiç dert değil. Yine bizim mantımızı da bu şekilde açabilirsiniz. Yani her işin bir kolayı var, herkes yufka açabilir.))


RAVİOLİ

İçindekiler: 4-5 kişilik
Hamuru için:
2 adet yumurta 
2 su bardağı un ( Küçük su bardağı)
1 çay kaşığı tuz

İç malzemesi için:
1 bardak tuzsuz lor peyniri
Ben biraz içine kıyılmış maydanoz koyuyorum.


Haşlamak için:
Bol su
Bir tutam tuz
1 tatlı kaşığı zeytinyağı

Sosu için:
2 orta boy rendelenmiş domates
2 diş sarımsak
1,5 tatlı kaşığı tereyağı
Biraz tuz


Yapılışı: gülümseyin:)
1. Yumurta, un ve tuz ile elinize yapışmayacak biraz sert bir hamur yapın. Bardak ve yumurta boylarının farklılığı un ayarını değiştirebilir. Yumuşak olursa un ekleyebilirsiniz.
2. Hamuru yuvarlayın ve üzerini örtüp yaklaşık 20 dakika dinlendirin.
3. Bu arada iç malzemesini hazırlayın. (peynir)
4. Dinlenen hamuru iki eşit parçaya bölün ve yuvarlayın.
5. Hamur açacağınız tezgah kuru olsun,  un serpmeyin, hamur birbirine yapışmaz. Tezgaha yapışmaması için streç film üzerinde açabilirsiniz. Hamur açma makinesi varsa çok daha iyi, hamurun yapışma sorunu olmaz.
6. Birinci hamuru açın ve dörder santim arayla iç malzemesini yerleştirin.
7. İkinci hamuru başka bir yerde aynı boyutlarda açın ve iç malzemesini koyduğunuz yufkanın üzerine kapatın.
8. İç malzemelerin aralarına bastırın hamurun yapışması için.
9. Tırtıllı bir bıçak veya ruletle kareler şeklinde kesin. Yapışmamış olanları sonra şeklini bozmadan hafif bastırarak yapıştırın.
10. Derin bir kaba bol su koyup kaynatın.
11. Suya tuz ve zeytinyağı ekleyip yavaş bir şekilde mantıları içine atın.
12. Orta ateşte yaklaşık beş dakika haşlayın, biraz diri olmasına dikkat edin.
13. Haşlanan mantıları delikli bir kepçe ile servis tabağına alın.

14. Sos kabına rendelenmiş domates, ezilmiş sarımsak, tuz ve tereyağı koyup yaklaşık 8-9 dakika pişirin.
15. Servis tabağına aldığınız hamurların üzerine sosu gezdirip hemen servis yapın. 
Üzerine taze fesleğen yaprakları koyabilirsiniz.
(Evde kalmamış, ben koyamadım.)







MACARİSTAN
Şimdi, aslında çok alışkın olduğumuz bir Macar yemeği tarifi vermek istiyorum. Bizim 
kültürümüzde olan, adının gulaş olduğunu bilmeden yaptığımız bir et yemeği. 



GULAŞ
İçindekiler:
500 gram dana kuşbaşı et
2 adet kuru orta boy soğan
3 diş sarımsak
1 adet domates
1 adet yeşil biber
1 adet orta boy patates
2 adet defne yaprağı
1 yemek kaşığı domates salçası
1 yemek kaşığı tereyağı
Tuz, kırmızı biber, kimyon
Su

Yapılışı: gülümseyin:)
1. Tencereye yıkanmış etleri koyun, orta ateşte suyunu çekene kadar pişirin.
2. Suyunu çeken etleri karıştırarak, kısık ateşte yakmadan 3-4 dakika kavurun.
3. Tereyağı ilave edip yaklaşık 5-6 dakika kavurmaya devam edin.
4. İri doğranmış soğanları ve sarımsakları ekleyin.
5. Soğanların rengi dönüp yumuşayınca doğranmış biber ve domatesleri ekleyip karıştırın.
6. Salça koyup karıştırmaya devam edin.
7. Yaklaşık kaynamış iki buçuk bardak su ve iki adet defne yaprağını ilave edin.
8. Tuz ve iri doğranmış patatesi ekleyip ağzını kapatarak kısık ateşte yaklaşık 45 dakika  pişmeye bırakın. Düdüklüde yaparsanız suyunu ve pişme süresini yarıya indirin.
Tarifinde suyunun koyulaşması için un ilave edilir ama gerek kalmıyor, içinde patates var zaten, ekstradan karbonhidrat almaya gerek yok. 
9. Etler yumuşayınca ocaktan alın, sulu bir yemek olacak, eğer suyunu çok çekmişse bir miktar kaynamış su ilave edip bir kaç taşım kaynatın. İçine bir çay kaşığı kırmızı biber ve kimyon ekleyin. Tarifinde yok ama ben biraz kekik serptim, biz kekikli seviyoruz. AFİYET OLSUN.


AZERBAYCAN


DOVGA ÇORBASI
Bu çorba Azerbaycan mutfağından; kızlarımın Azeri piyano öğretmeninden öğrenmiştim. Çok besleyici ve lezzetli bir çorba, yazın soğuk içildiğinde serinletici bir lezzeti var. Azerbaycan sofralarından eksik olmazmış bu şifalı çorba. Biz de alıştık bu tada.






İçindekiler:
500 gram ıspanak
1/2 demet nane
1/2 demet dereotu
1 yumurta
3 su bardağı yoğurt
2 yemek kaşığı un
3 yemek kaşığı pirinç 
5-6 bardak su
1 su bardağı iyi haşlanmış nohut
Tuz



Yapılışı: gülümseyin:)
1. Derin büyük bir tencereye yumurta, yoğurt, un ve pirinci koyup karıştırın.
2. Azar azar suyu ekleyip orta ateşte kaynayana kadar tahta kaşıklakarıştırın.
3. Pirinçler yumuşayıncaya kadar kaynatın.
4. Tuz, nohut ve ince doğranmış yeşillikleri ekleyip bir kaç dakika kaynatıp ateşi kapatın. Şifa olsun, AFİYET OLSUN.














20 Nisan 2014 Pazar

Elmalı Tart



İyi pazarlar:))
Bu pazar küçük kızımın çok sevdiği Elmalı Tart yaptım ve akşama doğru yeşil çayımız eşliğinde yedik. Bu pastayı her yaptığımda anılarımda bir yolculuk yaparım... Lisedeyken ilk yaptığım pastalar arasındaydı ve her çeşit kalıpta, modelde yapmıştım. O zamanlar evimizde Fransız mutfağına ait bir kitap vardı ve ben annemden sonra, çoğu hamuru ve pastayı oradan öğrenmiştim, sonraki yıllarda bu tarifleri, bol bol deneyerek, hafifleterek yani kendi mutfağıma uyumlandırarak yaptım. İşte bunlardan biri olan elmalı tartı şimdi sizlerle paylaşıyorum.
                                               
                                           Fırına girmeden önce...


ELMALI TART

İçindekiler: Yaklaşık 8 kişilik
Hamuru için:
1 yumurta ( Ayrıca üzerine yumurta sarısı)
1 çay bardağı toz şeker
4 kaşık erimiş tereyağı 
3 kaşık yoğurt
1 kaşık soğuk su
2 çay kaşığı kabartma tozu
Alabildiği kadar un (ele yapışmayan bir hamur olacak)

İç malzemesi:
2 adet büyük boy kırmızı elma
4 kaşık toz şeker
1 tatlı kaşığı tereyağı (isteğe bağlı ama tereyağlı çok lezzetli oluyor.)
1 tatlı kaşığı tarçın
1 çay bardağı iri doğranmış ceviz

Elmaları ince dilimler halinde doğrayın ve bir tencereye koyun.
İçine su ve şekeri ekleyip orta ısıda suyunu çekene kadar elmaları pişirin, çok yumuşatmayın, tereyağı ekleyin ve çok kısık ateşte bir - iki dakika ezmeden karıştırın.
Ateşten alıp içine tarçın ve ceviz ekleyip ezmeden karıştırın ve soğutun.

Üzeri için:
1,5 yemek kaşığı bal

Yapılışı: gülümseyin:)
1. Derin bir kaba yumurta ve şekeri koyup biraz karıştırın.
2. Yağ, yoğurt ve suyu ilave edip malzemeleri birbirine yedirin.
3. Bir miktar una kabartma tozunu karıştırın,  eleyerek unu ekleyin. Ele yapışmayacak kıvama gelinceye kadar elenmiş un ilave edin.
4. Hamuru yarım saat buzdolabında dinlendirin.
5. Dinlenen hamuru ikiye ayırın. Yarısını merdaneyle, parmaktan ince açıp tart kabına yerleştirin ve kenar kısımlarını bastırarak biraz yükseltin.
6. Elmalı karışımı eşit bir şekilde üzerine yayın.
7. Kalan hamurdan parçalar koparıp yuvarlayarak ince şeritler yapın ve elmaların üzerine kafes şeklinde sıralayın. Üzerine yumurta sarısı sürün.
8. Önceden 5 dakika ısıtılmış 180 derecelik fırında, yaklaşık 30 dakika pişirin.
9. Fırından çıkarın ve üzerine fırça ile bal sürün ve ılık servis yapın. AFİYET OLSUN.

                                               
                                          Fırından çıktıktan sonra:))


ZENCEFİLLİ VE FINDIKLI ELMALI TART       

Dilerseniz içini zencefil ve fındıklı hazırlayabilir, şeklini farklı yapabilirsiniz. Aşağıdaki tarifi bu şekilde yapmıştım.






Hamuru aynı içi farklı
Kabı daha büyük olmasına rağmen hamur malzemesi aynı. Önceki tarifte tartın üzerine yuvarlanarak yapılan şeritlere çok hamur kullanılıyor. Aşağıdaki şeritlere kullanılan şerit miktarı ise çok daha az.

İç malzemesi:
3 adet rendelenmiş elma ( kabı daha büyük olduğu için elma daha fazla)
1 çay bardağı toz şeker
1 çay bardağı iri çekilmiş fındık
1 tatlı kaşığı tarçın
1 çay kaşığı toz zencefil

Yapılışı: gülümseyin:)
1. Yukarıdaki tarifte olduğu gibi hamuru hazırlayın. 
2. İç malzemesi için elma ve şekeri tavaya koyup kısık ateşte pişirin. Elma suyunu çekince ateşten alıp fındık, tarçın ve zencefili ekleyin ve karıştırın.
3. Hamurun üçte birini üzeri için ayırın, kalanını açıp fırın kabına yerleştirin.
4. Ayırdığınız hamuru ince açın. Tırtıllı ruletle kesip hamurun üzerine kafesler ve orta yerine küçük kareler yapıp üzerine yumurta sarısı sürerek  fırında pişirin. AFİYET OLSUN.




19 Nisan 2014 Cumartesi

Hafta sonu kahvaltımız


Herkese mutlu hafta sonları dileğimle merhaba:))

Şu anda saat gece yarısı, ben yazmaya şimdi zaman bulabildim...
Bugünüm, yani cumartesi günüm çok yoğundu ama keyifliydi, sabah ablamla yeğenim kahvaltıda bizimleydi, herkes çalıştığından ve okula gittiğinden hafta sonu haricinde birlikte olamıyoruz. Biz de her hafta sonu olmasa da ara sıra buluşmaya çalışıyor ve birlikteliğin tadını çıkarıyoruz.
Neşe ve keyifle  kahvaltı yaptık, uzun uzun sohbet ettik, konuştuk, paylaştık. Biz bir araya gelince bayağı gürültülü ve komik oluyoruz, çok gülüyoruz:)))  Bu hepimize iyi geliyor. Gülmek ilaç gibi, şifa veriyor vallahi... Daha önce ki yazılarımda bahsetmiştim; birlikte mutluluk artıyor, sıkıntılar azalıyor diye... Eskiler ''insan insanın ilacıdır.'' diye boşuna söylememişler. Birlikte olmak, paylaşmak insanı yeniliyor, adeta şifa veriyor. Allah herkesi yalnızlıktan uzak tutsun... Neyse, işte dün sevdiklerimle paylaştığım kahvaltı sofrasını sizinle de paylaşıyorum:))






          Kırmızı biberli salata (tarifi salatalarda)          

 Mantar kurabiye (tarifi hamur işlerinde)             

                                          Düğme bisküvi ( tarifi hamur işlerinde)


                                          Mayalı küçük simitler (tarifi hamur işlerinde)

                                         Semizotu salatası (tarifi salatalarda)




Masada ki pasta ve salataların tarifini sonra yazarım, şimdi uyumaya gidiyorum... İyi geceler:)
Yazdım:))





18 Nisan 2014 Cuma

Arındırıcı ve canlandırıcı

Herkese neşeyle merhabaaa:))
Genellikle sabahları uyandığımda gülümserim ve hemen gözümü açmadan kendim ve herkes için iyi dileklerde bulunurum. Bilirsiniz uyumadan ve uyanmadan önceki anlar çok önemlidir, beyin dalgalarımızın, günlük Beta dalgaları titreşiminde olmadığı, bilinçaltımızla temas anlarımızdır.

İşte her gün gibi bugünde uyku ile uyanıklık arası dua ve dileklerimi sıraladıktan sonra kalktım, limonlu suyumu içtim. Bu su bedeni toksinlerden arındırıyor. ( Tabii ağız ve dil temizliğinden sonra içilecek.)
Sonra kendime canlandıran, lezzetli, besleyici ve arındırıcı hafif bir kahvaltı hazırladım.
Bizim ailede herkesin böyle bir alışkanlığı var; zaman zaman veya bir süre için arındırıcı yiyeceklerle güne başlarız. Küçük çaplı bir detoks gibi...

Keyifle meyvelerimi doğradım, tabağımı düzenledim, yanında limon ve elma dilimli, nane yapraklı bir su daha hazırladım, gazetemi de aldım. Oh... keyifle ve hafif beslenmenin gönül rahatlığıyla afiyetle yedim içtim. Yediğim herşey için yaradana teşekkür ettim, şükrettim.




Şimdi... protein, yararlı yağ asitleri, vitamin ve mineraller içeren kahvaltı tabağımı ve içindekilerin yararlarını paylaşmak istiyorum.





YEŞİL ELMA         
Tam bir enerji kaynağı ve vitamin deposu. Aynı zamanda vücuttan toksinleri atıcı etkisi var. C vitamini oranı çok yüksek bir meyve.
İçinde başta C vitamini, B1(Tiamin), B2(Riboflavin), B3(Niasin/PP) gibi B grubu vitaminleri, A vitamini ve Kalsiyum, Potasyum, Magnezyum, Fosfor mineralleri bulunan çok yararlı bir meyvedir.

Yararlarından bazıları:
Pektin içerir.( Pektin; bağışıklık sistemini destekler. Sindirim sistemini düzenler ve korur.)
Antioksidandır ( yaşlanmaya karşı), bağışıklık sistemini güçlendirir. Lifli oluşundan dolayı sindirim sisteminin dostudur. Mideyi kuvvetlendirir. Bağırsakları çalıştırır. Kabızlığa karşı kabuğuyla yendiğinde etkilidir.
Kötü kolesterol denilen LDL yi düşürür, iyi kolesterol denilen HDL yi yükseltir.
Böbrekleri temizler, vücuttan toksinlerin atılmasına yardımcı olur.
Nefesi ferahlatır ve temizler.
Sabahları aç karnına tüketildiğinde kanı temizler.
Kalsiyum içeriğiyle kemikleri güçlendirir.
Potasyumla kalp ve damar sağlığını destekler.
Cildi güzelleştirir.
Yorgunluğu giderir.

                                                       MUZ   
B1, B2, C, D, E vitaminleri ve çok zengin potasyum kaynağıdır. Potasyumla birlikte, magnezyum, fosfor, bakır, demir minerallerini içerir.

Yararlarından bazıları:
İyi bir enerji kaynağıdır.
Kalp ve damar sağlığını korur.
Mideyi kuvvetlendirir.
Sinirleri güçlendirir, sakinlik verir ve yorgunluğu giderir.
Kas kramp ve spazmlarını rahatlatır.
Böbrek iltihaplarında iyileşmeyi destekler.
Çocuklarda kemik gelişimini destekler.
Beyinde Serotonin salgısını artırır, mutluluk verir.
Şeker oranı (glisemik indeksi) yüksek olduğundan şeker hastaları dikkat etmelidir.

                                             MALTA ERİĞİ
İçeriğinde A , C, B3, B6, B9 ( Folik asit) vitaminleriyle birlikte, Kalsiyum, Potasyum, Fosfor, Magnezyum, Demir; Çinko, Selenyum mineralleri bulunur.

Yararlarından bazıları:
Turuncu renkli, Karoten yönünden zengin olup göz ve cilt sağlığına olumlu etkileri vardır.
Antioksidandır.
Pektin yönünden zengindir.
İçindeki Flavonoidler kalp hastalıklarına karşı korur.
Hücre hasarını önler.
Lifli bir meyvedir ve sindirimin dostudur. Diyet yapanlar tüketebilir.
Kanı temizler.


                                                   ÇİLEK
A, B1(Tiamin), C vitaminleriyle, Kalsiyum, Potasyum; Fosfor, Çinko, Demir gibi mineraller içerir. Çilek alerjik bir meyvedir. Alerjisi olanlar, böbreklerde kum vs. neden olduğu için böbrek hastaları ve hazmı biraz zor olduğundan sindirim sistemi hastaları doktorlarına danışmalıdır.

Yaralarından bazıları:
Antioksidandır. Bağışıklık sistemini güçlendirir. Kansere karşı koruyucudur.
Sinirleri kuvvetlendirir, sakinleştirir, mutluluk verir. ( Ben ona neşeli meyve diyorum, gerçekten yediğimde mutlu oluyorum, kalbim ferahlıyor, zaten şeklide kalp gibi...)
Bağırsak kurtlarını düşürür.
Kanı temizler, bedeni arındırır.
İdrar söktürür.
Romatizma ve gut hastalığına iyi gelir.
Diş etlerini güçlendirir, ağız kokusunu alır.
Cilde çok faydalıdır, sivilcelere iyi gelir.


                                                    BADEM
İçinde, metabolizmayı besleyen, sağlıklı hücreleri koruyan, antioksidan, kalp damar sağlığında etkili CoenzimQ10 ve Omega3 yağ asidi var. E ve D vitamini var. Ayrıca protein ve çinko, demir, kalsiyum, potasyum mineralleri bulunuyor.
Kavrulmuş ve tuzlu olanlarda bu değerler düşüyor ve yararları azalıyor.
Ayrıca yüksek kalori ve yağ içerdiğinden ölçülü yenmesinde yarar var. Örneğin bir avucunuzun içi kadar, 10-12 adet kadar, 100 gr badem yaklaşık 570 kalori içerir.

Yararlarından bazıları:
Kalp ve damarları korur.
Antioksidandır.
Lif oranı yüksektir ve bağırsakları çalıştırır.
İyi kaliteli protein içerir.
Gençleştiriyor. Saçı ve cildi besliyor.
Kemik sağlığında kalsiyum ve D vitamini ile etkili bir kuruyemiş. Vücutta kalsiyum emilimi D vitamini ile etkin oluyor.

                                                   FINDIK
Protein, E vitamini ve B grubu vitaminleri açısından zengin. Demir, kalsiyum, potasyum, magnezyum ve çinko içeriyor. Tekli doymamış yağ oranı yüksektir.

Çocukluğumuzda çok bol fındık yerdik ve öğrendiğimiz bir şarkıyı söylerdik.)) Şimdi o parça aklıma geldi: Fındık fıstık çıtır çıtır / hem kan yapar hem ısıtır...

Bütün kuru yemişler gibi fındıkta ölçülü yenmelidir. Zararı yararını geçmeyecek şekilde...

Yararlarından bazıları:
Kalp ve damar sağlığını destekler.
Kemik gelişiminde yararlıdır.
Kansızlığa iyi gelir.
Saç ve cildi güzelleştirir.
Bağırsak kurtlarını düşürür.
Enerji verir, bedeni kuvvetlendirir.
Kemik ve dişleri güçlendirir.
Kötü kolesterol LDL yi düşürür.
Zihin yorgunluğunu giderir.





İşte böyle sevgili dostlar, sabah kahvaltı öyküm bu kadar, yazmak yemekten çok uzun sürdü:)) Hepinize neşeli sabahlar, neşeli günler...


NOT: Yukarıdaki meyve kuru yemişleri yerken, alerjisi, rahatsızlığı olanlar dikkat etmeli, doktorlarına danışmalıdırlar.

17 Nisan 2014 Perşembe

Annemle babam için...



Annemle babam için rüzgar gülü kurabiye yaptım:))

Onlar her şeyin en güzeline layıklar... Hepinizin olduğu gibi benim annem babam da çok özel:) Artık yaşlandılar ama hayata bağlılar ve annem hala çok güzel sofralar kuruyor, çok şık, zarif ve süslü sunumlar yapıyor, ben eline su dökemem... Bir gün onun sofrasını, tariflerini burada paylaşmak istiyorum. 
Koşulsuz sevgi varsa o, anne ve babanın çocuklarına olan sevgisi diye düşünüyorum. Karşılıksız, beklentisiz... Sevgili ebeveynlerimizin bizden tek beklentileri güler yüz ve ilgi.
Benim ve hepinizin annesine babasına iyilikler, sevgi ve saygılar... 
Bu arada kurabiyeleri birazdan götüreceğim, biraz soğumasını bekliyorum:))


RÜZGAR GÜLÜ KURABİYE    
İçindekiler:                                                                                                                                         
1  yumurta                                                                                                                                            
1/2 su bardağı toz şeker                                                                                                                      
   2 yemek kaşığı yoğurt
2 kaşık erimiş tereyağı                                                                                                                       
   2 dolu su bardağı un
   2 yemek kaşığı buzlu su
   2 çay kaşığı kabartma tozu
   1 çay kaşığı vanilya
   Bir tutam tuz

Yapılışı: gülümseyin:)
Bir kapta yumurta ve şekeri karıştırın. İçine yağ, yoğurt ve buzlu suyu koyun. Ayrı bir yerde un, kabartma tozu, vanilya ve tuzu karıştırıp sulu karışıma ekleyin. Hafif ele yapışan bir hamur elde edin. Hamuru 20-25 dakika dinlendirin. 
Cevizden biraz büyük parçalar koparın. Hamuru açacağınız yeri ve hamurun üzerini çok az unlayın.  Merdane ile yarım parmak kalınlığında ve çay tabağı boyutunda açın. Kenarlarından ortasına doğru altı yerden kesin. Kesilen parçaların bir ucunu ortasına yakın katlayıp bastırın. hepsini aynı yöne katlayın. Üzerine biraz yağ sürüp önceden dört dakika ısıtılmış, 180 derecelik fırında yaklaşık 25 dakika pişirin. Dilerseniz üzerine pudra şekeri serpin. AFİYET OLSUN.



Aşağıdakileri de aynı hamurdan yaptım.




16 Nisan 2014 Çarşamba

Çocuklar için



   Çocuklar için parti zamanı :)))


PARTİ MENÜSÜ:

1. Kalp muffinler
2. Peynirli ekmekler
3. Uğur böcekleri   
4. Hayvan şekilli kurabiyeler
5. Palmiye ağaçları
6. Yumurta dolması
7. Elma ağacı
8. Peynirli örgü çörek



Çocuklar, her zaman olduğu gibi yemekte de eğlenmek isterler. Sevimli ve değişik tariflerden çok hoşlanırlar:) Onlara rengarenk, eğlenceli masalar hazırlayabilirsiniz. Sevgiyle, birlikte hazırlayın. Bunun için özel bir gün olması gerekmez... Çocuğunuzla her günü özel geçirin:))                                                                                             

Kalp muffinler  




Kolaylıkla yapabileceğiniz peynirli ekmekler  

Partide karbonhidratın yanında  birazda yeşillik ve domates olsun.

Sevimli hayvan motifli kurabiyeler 

Muz ve yeşil elmadan palmiye ağaçları   

Besleyici yumurta dolmaları  

Semizotu ve domatesle elma ağacı   

Örgülü çörek    

Parti masası    

Menüdeki tarifleri  çocuk menüleri bölümüne koyuyorum :)