MUTFAKTAKİ YARDIMCILARIM:)))
PRATİK BİLGİLER
* Sağlıklı beslenmenin ilk kuralı mutlu yemek yapmak ve yemek, ikinci kuralı mevsiminde ve taze sebze kullanmak, üçüncüsü uygun kap ve koşullarda pişirmek, dördüncü kuralı ise hijyen. Sebze ve meyvelerinizi iyi yıkayın. Yeşillikleri özellikle salata da kullanacağınız malzemeleri sirkeli suda biraz bekletin, içindeki zararlı mikroorganizmaların temizlenmesine dikkat edin.
* Badem ve cevizi iç kabuklarından ayırmak için içinde bir bardak su olan ( bir avuç için bu kadar su yeterli) bir cezveye koyup ocakta bir taşım kaynatıp ocaktan alın ve soğuk suya tutup hemen kabuklarını soymaya başlayın. Bu şekilde kolayca soyulur.
* Fırında kek pişirirken, kabarıp üzeri kızarıp sertleşinceye kadar asla açmayın; kek söner.
* Sütlü tatlılara şeker olarak bal koymak daha sağlıklı, ancak bal yüksek ısıda toksik madde ürettiğinden pişirip ısısı azalınca eklerseniz iyi olur.
* Tuzu azaltın. Tuz yaşam için önemli ancak dozunda kullanılırsa; uzmanların dediğine göre günlük 6 gram tuz, yani yaklaşık bir çay kaşığı yeterli.
* Tuzu azaltın. Tuz yaşam için önemli ancak dozunda kullanılırsa; uzmanların dediğine göre günlük 6 gram tuz, yani yaklaşık bir çay kaşığı yeterli.
* Havuç zengin bir beta karoten kaynağı, A vitamini içeriyor. A vitamini yağda eriyen bir vitamindir.
Vücut tarafından emilimi için havuç tüketirken bir miktar yağ ilave edin.
* Ispanakta protein, demir, C, E, B grubu vitaminler var. Nitrat ve nitrit içerdiğinden mutlaka öğünlük pişirilmeli ve öğünde tüketilmelidir. Ispanaktan daha çok yararlanmak için C vitamini içeren bir besinle tüketin. ( Örneğin bol yeşillikli, limonlu salata )
* Sağlığınız için Alkali beslenmeye özen gösterin. Tabağınızın % 80 i alkalik, % 20 si asidik olmalı.
* Kompleks karbonhidratları tüketmeye özen gösterin. Rafine edilmemiş yani işlenmemiş gıdalar sağlığa yararlıdır. Örneğin, esmer pirinç, kepekli makarna, doğal bulgur gibi...
* Yumurta çok değerli protein, demir, kalsiyum kaynağı. Yanında C vitamini ile tüketirseniz yararı daha fazla olur.
* Şeker ve şekerli yiyecekleri hayatınızda en aza indirmeye çalışın. Glisemik indeksi düşük gıdalarla beslenin. Tatlı yediğinizde yükselen kan şekerini düşürmek için ya limon yiyin veya limon suyu için. Uzmanların dediğine göre, limondaki asit şekeri dengeliyormuş.
* Aynı zamanda tatlıları süt, yoğurt ve tarçınla yemek, glisemik indeksi düşürüp kan şekerini dengeliyormuş.
* Salatayı yemeğe oturacağınız zaman hazırlayın, vitamin değerinin kaybolmaması için. Salata yaparken domates, salatalık, mısır gibi malzemelerin salatayı sulandırdığını göz önünde bulundurun. En son sofraya getirirken ilave edin.
* Salatanın diri olması için yeşillikleri buzlu suda iki üç dakika bekletin. Ve mutlaka kurulayın. Ayrıca sosunu yerken koyun. Önceden konan sos salatayı yumuşatır, diri taze görüntüsünü kaybettirir.
* Çay antioksidan bir içecek ancak çok demli ve fazla içilmemeli. Uzun süre bekletildiğinde toksin oluştuğu için taze tüketilmesinde yarar var. Yeşil çay daha az işlendiğinden siyah çaydan daha yararlı, şimdi beyaz çay çıktı, sıralamada en yararlısı beyaz çay olduğu söyleniyor. Yani ilk sırada beyaz çay, ikinci sırada yeşil çay, üçüncü sırada siyah çay. Tabii abartmamak gerekiyor. Uzmanlara göre günde üç fincan yeterli. Çay demiri tuttuğu için demir içeren yiyeceklerle içilmemeli.
* Kansızlık bizim toplumumuzda genellikle kadınlarda ve kız çocuklarında çok görülen bir durum. Mutlaka tedavi edilmesi gerekir, eksikliği çok önemli rahatsızlıklara neden olur. Kansızlık nedeni B12 eksikliğimi, demir eksikliğimi bakılmalı. Hem demir, hem B12 vitamini doktor gözetiminde kullanılmalı, rast gele alınmamalı.
* Kansızlıkta doktorun verdiği tedaviye ek olarak kara üzüm, keçi boynuzu, et, yumurta, süt, yeşil yapraklı sebzeler, kara, koyu renkli yiyecekler destek olarak kullanılabilir.
* Yemek aralarında su içerseniz doygunluk artar, daha az yemek yersiniz. Aynı zamanda mide ve bağırsakları rahatlatır. Daha rahat bir emilim sağlanır. Eskiden tam tersi, yani mideyi rahatsız edeceği söyleniyordu.
* Yemekleriniz tuzlu olduysa hemen bir patatesi ikiye bölüp yemeğin içine atın ve bir iki taşım kaynatın. Patates fazla tuzu çekecektir.
* Çorbanız çok sulu olduysa içine bir miktar şehriye, bulgur veya pirinç atıp kaynatarak koyulaştırabilirsiniz.
* Makarna haşladığınız suyu dökmeyin, besin değeri oldukça yüksektir, makarna sosu veya çorba yaparken kullanabilirsiniz.
* Maydanoz, kereviz, pırasa gibi sebzelerin sap kısımlarını yıkayıp kurulayın ve derin dondurucuya koyun. Daha sonra sos ve çorba yapımında kullanabilirsiniz.
* Tahıl ve bakliyatları cam kavanozlarda saklayın, kavanoza böcek olmaması için kabuğuyla bir diş sarımsak ve biraz kaya tuzu koyun.
* Buzdolabınızda ki bakteri ve kötü kokulardan kurtulmak için karbonatlı su ile silin. Güzel kokması için küçük bir kaba vanilya veya kahve koyup buzdolabınızın bir köşesine yerleştirin.
* Bulaşık makinenizin güzel kokması için ekstra kimyasal maddeleri kullanmayın, onun yerine doğal yolları tercih edin. Örneğin kullandığınız limon kabuğunu üstteki gözenekli kapaklara yerleştirin. Her açtığınızda mis gibi limon kokusunu alacaksınız. Bir kaç yıkamadan sonra değiştirin.
* Kızartma yaptığınız yağı tekrar kullanmayın. Kızartma yağını sıcak veya soğuk asla lavaboya dökmeyin. Soğutup pet şişesine veya ağzı kapaklı bir kaba koyup kapağını sıkıca kapatın ve en yakın atık yağ toplama kutularına atın. Bu şekilde hem çevreye hem engelli vatandaşlara duyarlı davranmış oluruz.
* Ekmek, B grubu vitaminleri içerdiği için soframızda önemli bir yer tutar. Günlük beslenmemizde karbonhidrata ihtiyacımız var. En temel besin maddelerimizden ekmeğin ana maddesi buğdaydır. Ancak işlenerek, önemli vitaminleri kaybederek yapıldığı zaman buğdaydan yeterli vitamin ve mineralleri alamıyoruz. Buğday işlenerek kepeğinden ve ruşeym den ayrılıyor.
Tam tahıllı ve tam buğday ekmeğinde vitamin ve mineral oranları daha yüksek olduğu için çok yararlıdır.
Kepek bağırsakların sağlığını koruyucu özelliğiyle çok önemli, bağırsakları çalıştırıyor. Yalnız kepek çinko, demir ve kalsiyumu bağlıyor, yani bu minerallerin emilimini önlüyor.
Uzman bilgisine göre kepeğin, bazı minerallerin emilimini engellediği için yemeklerde kepek ekmeği yerine tam buğday ekmeği, çavdar ekmeği tüketebilirsiniz.
Ruşeym buğdayın özü, kalbi. Buğday tanesinin en tepesinde bulunuyor ve söylendiğine göre bir ton buğdaydan sadece bir kilo elde ediliyor ve buğdayın kepeği ve ruşeymi atılıp genelde hayvanlara yem olarak veriliyor, Yani hayvanlar bizden sağlıklı besleniyor:)) Buğdayın asıl vitamin ve minerallerini taşıyan özünü
bazı marketlerde bulabilirsiniz.
Çölyak rahatsızlığında, gluten içeren buğday, çavdar, yulaf ve arpa tüketilmemelidir.
Ekmeğin içine katılan mayada B grubu vitaminleri, demir, çinko, magnezyum gibi vücut için çok önemli vitamin ve mineraller bulunuyor. Ekmek mayalanarak vitamin değeri artıyor. Maya bağışıklık sistemini güçlendiriyor.
Üç çeşit maya bulunuyor; Yaş, kuru ( ikisi de ılık su veya sütte eritilip kullanılır. ) ve instant ( suyla karıştırmaya gerek kalmadan direk una katılabilen ve çok hızlı reaksiyona giren maya türü). Yaş maya açıldığı zaman kullanılmalı, yoksa bozulur.
Ekmek yaparken fermentasyon için bir miktar şeker kullanılır ( normal boy bir ekmeğe bir çay kaşığı kadar) Şeker mayayı harekete geçirir.
Tam buğday unundan yapılan ekmekleri tüketmek daha sağlıklıdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder